TURİZMCİLER YENİ SEZONDAN UMUTLU
Bodrumda geçtiğimiz yıl bir milyon hava yolu, 500 bin deniz yolu ile turist ağırladıklarını ifade eden Girgin bu yıl da bu rakamlarla eşdeğer ve üzerindeki sayıda turistin kente gelmesini beklediklerini dile getirdi.
Artan döviz kurlarının ve enflasyonun otel işletmelerinde ekstra yüke neden olduğuna dikkat çeken Girgin, “Birçok ürün yüzde yüzün üzerinde zamlandı. Bizler de buna paralel olarak son bir yılda konaklama ücretlerimizi yüzde yüz artırmak zorunda kaldık. Bir de sezon öncesi ramazanın olması ve seçim atmosferi de bazı pazarlarda durgunluğa neden oldu. Bayramdan sonra ivmenin yukarı çıkacağını bekliyoruz. Özellikle merkez Avrupa ülkeleri, İngiliz, Alman BDT ve Ortadoğu pazarının ülkemize olan ilgisi yüksek durumda” dedi.
MALİYETLER ARTIYOR
Genel Müdür Yiğit Girgin, sözlerini şöyle sürdürdü: “İthal edilen ürünlerde Euro bazlı artış söz konusu. Bunun TL karşılığı ve çalışan maliyetleri ile birlikte çok yüksek maliyetler olarak karşımıza çıkıyor. Yıl sonu dolar tahminimiz şu an piyasalarla eşdeğer olarak 25 TL seviyesinde; biz de bu öngörüyle bütçemizi yapıyoruz. Bazı satın almaları önceden yapıyoruz. Öte yandan iç piyasa için geçtiğimiz yılın üstünde konaklama bedelleri söz konusu olacak. Bu nedenle yerli turistlerin alternatif olarak tercihlerine göre sezona giriş çıkış aylarında yani Nisan-Mayıs ve Ekim sonrasında konaklama tercihi yapmaları avantajlı olabilir. Turizmciler olarak Global iş yapmak ve ülkemize döviz sağlamak gibi bir misyonumuz da mevcut. Yurtdışında birçok sektör fuarına da katılıyoruz. Ülkemize olan ilginin arttığını memnuniyetle görüyoruz, tüm bunlar bize her sezon öncesi motivasyon sağlıyor.”
GELECEĞE UMUTLU BAKIYORUZ
Turizmciler olarak geleceğe umutla ve pozitif şekilde baktıklarını da kaydeden Yiğit Girgin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Artık her yıl rekorlar kırmak için çalışacağız. Planlamamızı orta ve uzun vadeli yapmalıyız. Pozitif bakış açısıyla gerçekçi hareket etmeliyiz. Ayağımızı yere sağlam basmalıyız. Çünkü son birkaç yıldır gördük ki; zorlayıcı etkenler birdenbire turizmi ve rezervasyonları etkiliyor. Ülke olarak üst üste pandemi, deprem, yangın ve sel felaketi yaşadık. Fakat zor günleri elbirliğiyle atlatmayı ve yaraları sarmayı başardık. Kendimizi sürekli olarak güncellemeli ve günü yakalamak zorundayız. Destinasyon pazarlamasına 360 derece bakmalıyız. Rakip destinasyonları takip etmeliyiz. Artık daha sürdürülebilir politikalarla Türk turizminin de yol haritasını çıkarmalıyız. Akdeniz çanağında hala güçlü bir oyuncu olarak varlığımızı sürdürüyoruz. Ülke olarak turizmde yönetici ihraç eden bir pozisyondayız. Yurtdışında yüksek kademelere Türk yöneticilerin geldiğini görüyoruz. Ürün ve hizmet kalitemiz, fiyatlandırmalar bu sezonun daha da hareketli geçeceği yönünde bizleri cesaretlendiriyor. Umuyoruz ki 2023 yılı, 2022 yılının üzerinde bir planlama kapasitesine sahip olacak”