Hayatta en mutlu olduğum yer Ovacık’taki tarlam. Lavantaların, güllerin, limon ağaçlarının arasında başka hiçbir şeye ihtiyacım yok gibi hissediyorum. Birkaç ay önce bu bereketli tarlanın bana hissettirdiklerini başkalarına nasıl hissettirebilirim diye düşünürken, beş duyuya hitap eden  küçük bir marka yaratmaya karar verdim. Limonlarımdan kolonyalar, güller ve lavantalarımdan yağlar, sabunlar, mumlar, oda kokuları hayal ettim. Az, öz ve en doğalından.

 Yola yıllar önce “Yorganlar Fora”yla çıkmıştım, “Fora” ismi uğurlu geldi, güzelliklerle dolu yeni yolların önünü açtı, beni harika insanlarla bir araya getirdi. O yüzden bu yeni markanın adını da “Fora” koyduk, bu kez Lavantalar Fora, Güller Fora, Limonlar Fora…

 Marka diyorum ama hiçbir ticari yanı yok, ne kazanırsak, birlikte iyileşmek için bağışlayacağız. Para kazanmak için değil, gönül kazanmak için kurulmuş bir marka bu. Gönüller fora…

Bu sayede sırf tanışmış olmaktan bile mutluluk duyduğum biriyle, Homemade Aromaterapi markasının kurucusu Aslı San Bilgin’le yollarım kesiştiği için de müteşekkirim. Homemade, tüm uzmanlığını bizim için seferber etti. Birlikte inanılmaz gurur duyduğum ürünler yarattık. Beraber üretmenin heyecanı, başka güzelliklere de vesile olur umarım.

 Sevgili Ayse Bali bana her zamanki gibi destek oldu. Üstelik bir süre önce kurduğu Rafineri Studio’da tam da benimki gibi yepyeni markalar yaratıyorlar, isminden kurumsal kimliğine, marka stratejisinden iletişimine her şeyiyle ilgileniyorlar. Fora’nın görsel dünyası da Rafineri Studio’nun yetenekli tasarımcılarından Emel Karadeniz’in elinden çıktı.

 Bu yaz ürünlerimiz Ovacık No:11 Shop’ta meraklılarıyla buluşacak. Ovacık No:11, Ovasofra’nın içinde, geçen yaz kendine has dünyasıyla çok ilgi çekmiş bir mini dükkan. Ayrıca Fora, sürpriz başka mekanlarda da yaz boyu karşınıza çıkabilir.

 Heyecanımızın bulaşıcı olması ve ilhama dönüşmesi dileğiyle…

 Ayça Sarc